Background

Göz Kapağının İyi Huylu (Benign) Tümörleri




entry image

Göz Kapağının İyi Huylu (Benign) Tümörleri

Göz kapağı derisi vücuttaki en ince cilttir ve cilt altı yağ dokusu bulunmaz. Göz kapağı cilt epiteli keratinize çok katlı yassı epiteldir. Melanositler epitelin bazal tabakasında bulunur. Dermiste fibröz doku, kan damarları, lenfatik damarlar ve sinirler bulunur. Bu yapıların herbirinden iyi huylu ve kötü huylu tümör ortaya çıkabilir. 

Göz kapağı tümörlerinin çoğu kutanöz kökenli olup epitelyal ve melanositik tümörlerdir, ancak çoğunluğunu epidermal olanlar oluşturur.

En sık görülen epitelyal iyi huylu tümörler skuamöz papillomlardır. Orta yaşlı ve yaşlı hastalarda görülen lezyonlardır. Ayrıca aynı yaş grubunda seboroik keratoz, keratoakontom, kuatnöz horn da görülen diğer tümörlerdir.

Göz kapaklarının en yaygın iyi huylu melanositik tümörleri nevüslerdir yani göz kapağı benleridir. Bu nevüsler doğumsal ya da sonradan gelişmiş yani edinsel olabilirler. Doğumsal nevuslar yenidoğanların %1’inde bulunur. Split nevüs, ota nevüs ya da mavi nevüs gibi değişik tipleri vardır. Bu nevüslerde malign transformasyon riski düşüktür.

Kazanılmış nevüsler, doğumda yoktur. Çocuklukta gelişir ve ergenlikte büyürler. Junctional, intradermal ve bileşik nevüs gibi tipleri vardır. En iyi huylu olanı intradermal nevüslerdir. 

Önceden varolan pigmente lezyonlarda boyut artışı, şekil ve renk değişikliği var ise mutlaka patolojik inceleme yapılmalıdır.

Göz kapaklarında adneksal tümörlerde sık görülür. Kistik ve solid lezyonlar olarak karşımıza çıkarlar. Kıl foliküllerinden, ter bezlerinden, yağ bezlerinden ve aksesuar gözyaşı bezlerinden kaynaklanırlar. 

Fibröz doku kaynaklı tümörlerde azımsanmayacak kadar çoktur. Fibromlar, alt göz kapağını tutma eğiliminde olan, nadir görülen konjenital, gelişimsel veya edinsel lezyonlardır.

Ksanthelazma palpebrarum, çok sık görülen fibrohistiyositik bir tümördür. Klinik olarak, orta yaşlı veya yaşlı hastalarda, bilateral olabilen, iç kantüslerde ya da iç kantal açıya yakın alt ve üst kapak cildinde düz veya hafif kabarık sarımsı renkte yumuşak plaklar şeklinde ortaya çıkar. Histolojik olarak lezyonlar, yüzeysel dermiste, esas olarak kan damarları ve adneks çevresinde lipid yüklü histiyositlerin koleksiyonlarından oluşur. Ksantelazmalı hastaların çoğu normolipemiktir ancak yaklaşık üçte birinde özellikle Tip II ve III olmak üzere primer hiperlipidemi veya sekonder hiperlipidemi vardır. 

Göz kapaklarının en sık görülen vasküler tümörleri doğumsal olan kapiller hemanjiyomlardır. Bunun dışında nevus flammeus ve anteriovenöz malformasyon gibi konjenital hamartomatöz lezyonlar, kavernöz hemanjiyom ve granülasyon dokusu gibi edinsel lezyonlar ya da orbital lenfanjiomun göz kapaklarını tutması gibi durumlar diğer iyi huylu vasküler tümörleridir.

Kapiller hemanjiom; genellikle konjenitaldir ve doğumda veya doğumdan birkaç hafta sonra ortaya çıkar. Kız bebeklerde erkek bebeklere oranla beş kat daha sık görülür. Tipik olarak ilk 12 ayda hızla büyür, stabil bir dönemden sonra 4-7 yaşta  yavaş yavaş gerileyip küçülürler. Klinik olarak yüzeyel ve derin olmak üzere iki çeşidi vardır. Epidermis ve dermise lokalize olan yüzeyel lezyonlar kabarıktır, kırmızımsı-mor renklidir ve yumuşak kıvamdadır, küçük yüzey invaginasyonları vardır - bu nedenle "çilek nevüsü" terimi kullanılır. Doğrudan basınç uygulandığında tümör beyazlaşır. Göz kapağı kenarı tutulumu yaygındır. Derin varyant deri altı dokudadır ve mavimsi renktedir. Lezyonun boyutu, bir göz kapağındaki küçük lezyonlardan, her iki göz kapağını ve göz çevresi bölgesini kapsayan çok büyük bir lezyona kadar çok değişkendir. Özellikle üst göz kapağında yerleştiğinde ptozis yaparak görme alanını kapatabilir. Hemanjiomla kalınlaşmış kapak korneaya bası yaparak astigmatizma yapabilir. Astigmatik anizometropi ve şaşılık nedeniyle ambliyopi yaparak görme keskinliğinde azalmaya yol açabilir. Kapiller hemanjiomların tedavisinde  birinci basamak tedavi, sistemik ve topikal beta blokerlerdir. Daha çok sistemik olarak propranolol kullanılır. Diğer bir tedavi seçeneği lezyon içerisine steroid enjeksiyonudur. Sistemik steroid, cerrahi eksizyon ve embolizasyon da tedavi seçenekleri arasında bulunur. 

Göz kapağının nörojenik tümörleri periferik sinirlerden kaynaklanır. Nörofibromatozis Tip I (von Recklinghausen hastalığı) ile ilişkili pleksiform nörofibrom, soliter nörofibrom ve schwannoma yaygın görülen iyi huylu tipleridir.


Paylaş